Yapay Zekânın Bir Sınırı Var, Yaratıcı Zekânın ise Yok

Yayın Tarihi: 7 Kasım 2023
Toplam Okunma: 249
Okuma süresi: 11,2 dakika

Berna Altan, Meliha Doğa Deniz, Linda Çamcı

Yapay zekâ, insan tarafından yaratılan ama bir yandan insanın sınırlarını aşan bir olgu olarak gündelik hayatımızın içinde yer almaya başlıyor. Türkiye’de son yıllarda kendinden sıkça söz ettiren ve gün geçtikçe reklamcılık sektöründe de kullanılmaya başlanan yapay zekanın sınırının ne olduğu, önümüzdeki süreçlerde iletişim hangi konumda yükseleceği, insanların işlerini nasıl ve ne ölçüde değiştireceği ise büyük bir merak konusu. Türkiye’nin ilk yapay zeka ajansı olan Plusai Agency’ın kurucularından Samet Koşar ve Ozan Bayındır ile reklamcılık alanında yapay zekâ hakkında konuştuk.

Halihazırda bir reklam ajansınız bulunurken sizi Plusai Agency’i kurmaya iten sebepler nelerdir?

Samet Koşar: İşleri ayırmamız gerektiğini düşünerek hareket ettik. Octo Story’de bir sürü ekip arkadaşımız var. Plusai ise bizim için küçük bir girişim. Burada da gelen kurumsal markaların taleplerini şu şekilde göğüslemeyi düşündük. Yapay zekânın bir sınırının olduğu beklentisiyle hareket edin, yaratıcı zekânın ise yok. Aslında formumuzu da bu şekilde kurduk.

Yaratıcı Zekâ + Yapay Zekâ = PLUSAI

Çalışma modelimiz ise şu şekilde işleyecek. Marka 360 derece hizmet veren Octo Story ajansa iş yaptırırsa maliyet de ona göre yükseliyor. Plusai işlerinde ise daha küçük beklentiler ve daha az maliyetle karşılaşacak. Aslında yeni ekonominin iyi çözümlerinden biri de olabilir. Yapay zekâ güdümlü bir ajansa biraz da bu konudan bakıp yola çıktık.

Peki bu noktada maliyet ne kadar önemli?

S.K: Gelen markaya iki teklif sunarak hareket ediyoruz. Octo Story olarak senaryosunu yazıp, sahne sahne reklamı geliştirip daha sonra masaüstü çözüm olacaksa illüstrasyonlarını çalışıp size sunabiliriz. Eğer çok daha hızlı ve düşük maliyette bir iş istiyorsanız, bunu zamana ve faaliyete vurduğunuzdaki karşılığı karşılamak zorundasınız. Biz yaratıcı fikri buluruz, senaryo yazma aşamasındaki desteği chatGPT den alırız. Daha sonra görsel anlamda Midjourney yapay zekâyı kullanırız. İşi daha temel şekilde teslim ederiz. Bu tamamen markanın karar vermesiyle alakalı.

Hangi yapay zekâları kullanıyorsunuz? Ve bu üretim sürecinde son sözü kim söylüyor?

S.K: Dall-e ve Midjourney’den bahsedebiliriz. Bunlar bize görsel anlamda uçsuz bucaksız görsel fayda sağlayan iki araçtır. Çalışma aşamasında ise yine yaratıcı zekâ olması gerekiyor. Yapay zekâyı bir çocuk gibi görebiliriz, konuyu her detayıyla anlatman ve öğretmen gerekiyor. Yapay zekânın bir de dil modeli var. Aslında bu beni daha çok etkiliyor. Mesela chatGPT bu zamana kadar internette öğrendiklerini bize yorumluyor. Bu işin en güzel tarafı da özgün yazması ve yorumlaması. Tabi işin içinde yine yaratıcı zekâ olmazsa ona hiçbir şey yazdıramayız. Yapay zekâ bize asistanlık yapıyor diyebiliriz. Ozan Bayındırlı: Van Gogh’un döneminde, mavi renkler gibi olsun diyorsunuz ve ona uygun bir dünya ortaya çıkartıyor. Önünüze birkaç tane seçenek sunuyor. Kafanıza uyanı seçiyorsunuz ya da tekrar yaptırıyorsunuz.

“Maksimum yaratıcılık, minimum uğraş”

Yaratıcılık konusunda yapay zekâ insanlar ile aynı bakış açısına sahip olabilecek mi? Yapay zekâyı hangi işlerinizde kullanacaksınız?

S.K: Bu soruya şöyle bir örnek verebilirim. Diyelim ki dizi senaryosu yazıyoruz, burada işin yaratıcılığı var. Ayrıca oyuncuyu yönlendirebilmen, sahne detaylarını düşünmen lazım. Yapay zekâ bunları düşünemiyor ama bana hikayeyi yazarken basit sinopsisler oluşturabiliyor.

Bizim elimizde bomboş bir tuval var biz onu gelen briefle doldurmaya başlıyoruz. Yapay zekâ bize en basitinden şu noktada yardım ediyor, kafamızın boş olduğu süre zarfında Midjourney’e bir şey anlattığında bize detaylı görseller sunuyor, hiç olmazsa onun içinden bir fikir yakalayabiliyorsunuz. Oturup konuyu kaynaktan kaynağa araştırmak yerine yapay zekâ bizim yerimize kaynakları araştırıp verileri sunuyor. Biz sadece hitabeti iyi olan insan topluluğuyuz yapay zekâ da bize bu konuda yardımcı olan bir araç oldu. Biz biraz fırsatçılık yaptık açıkçası tam olarak maksimum yaratıcılık minimum uğraş diyebiliriz.

“Yapay zekâyı yönlendirecek bir yaratıcı zekâya her zaman ihtiyaç olacak”

Kreatif açıdan yapay zekâ sizin için risk teşkil etmiyor mu? Ekip olarak yapay zekâyla uyum içinde çalışabiliyor musunuz?

S.K: İki gün önce bir röportajda şunu söyledik, “Bu yapay zekâ bizi ele geçirecek mi tartışmaları dolana dursun. Açıkçası biz yapay zekâyı ırgat gibi kullanıyoruz.”

Ozan Bayındır: Bu bir alet aslında. Kreatif ekibin yerini alacak diye bir şey yok. Fotoğraf makinesi icat edildiğinde benzer tartışmalar olmuştu, resim ile fotoğraf makinesi arası çatışmalar vardı. Daha sonra tamamen farklı bir sanat dalı olduğu anlaşıldı. Yapay zekâyı yönlendirecek bir yaratıcı zekâya her zaman ihtiyaç olacak.

Örneğin bir işimizde 3D bir obje kullanacağız. Objeyi çalışabilmek için Ai de detaylı bir çalışma yapmak gerekiyor. Bu aslında nereden baksanız 10-12 saate tekabül ediyor. Ramway bu 3D özelliği senin yönlendirmenle 10 dakikada veriyor. Şimdi 10-12 saat nerede 10 dakika nerede.

Yapay zekâ ile ilk yaptığımız işle şu an yaptığımız iş arasında dağlar kadar fark var. Tekniği tamamen oturttuğumuzu düşünüyorum. Yapay zekâ sadece kreatif ekibin iş yükünü hafifletiyor diyebiliriz.

Örneğin bir işimizde 3D bir obje kullanacağız. Objeyi çalışabilmek için Ai de detaylı bir çalışma yapmak gerekiyor. Bu aslında nereden baksanız 10-12 saate tekabül ediyor. Ramway bu 3D özelliği senin yönlendirmenle 10 dakikada veriyor. Şimdi 10-12 saat nerede 10 dakika nerede.

Hedef kitle belirlerken yapay zekâyı kullanıyor musunuz?

S.K: Travel Ajans’ın başkanı Arda Erdik, pazarlama girişimi olan bir proje yapmış. Onların çıkış noktası: “büyük veri+ genel data+ yapay zekâ= Platonai”

Biz işin kreatif kısmını kullanıyoruz, onlar veri data kısmını kullanıyor.

Hedef kitle dediğimiz konudaki yapay zekâyı kullananlarda oldu. Onlar ise sosyal medya verileri, internet verileri ve varlığından bile haberdar olmadığınız veriler arasında bağlantıları yapay zekâ aracılığıyla keşfediyor. Facebook’ta ve Instagram’da Business Manager diye bir reklam verme aracı var onu da yapay zekâ gibi düşünün. Veriyi okumasını iyi bilir günün sonunda da o reklamın doğru çıkıp çıkmadığını söyler ve raporda da bunu görürüz.

Instagram’daki Influencer reklamlarının yapay zekâ ile taranması projesi başlatılmış bu konu hakkında bir bilginiz var mı?

S.K: Henüz detaylı bir bilgiye sahip değilim ama tahminimce yorumlayabilirim. Ne kullanacaklarını, hangi parçaları kullanacaklarını tahmin edebiliyorum. Doğru bir noktaya değiniyorlar. Çünkü Influencer dediğimiz Instagram Influencerlarının çok doğru veriyle karşılaşmadığımız noktaları var.

Örneğin yaptığımız araştırmalar sonucunda Influencer Marketing yapmak için bir Influencer ile anlaşıyorduk. Bu iş birliği sonuçlarında karşımıza çıkan veriler onun bize gösterdiği verilerle uyuşmuyordu. Çünkü ortada çok subjektif bir kavram var. Bu bahsettiğiniz projeyle ilgili doğru kullanılırsa, iyi filtrelenirse bizim de markalarının da, Influencerların da işine yarayacak bir sağlam nokta yaratılabilir.

Yapay zekâyı kullandığınız Speaker Agency ile olan işinizde nasıl sonuçlarla karşılaştınız?

O.B: Şu anda beş tane içerik çıkardık ve devam ediyoruz. Sosyal medya mecrasında yaptığımız bir işti bu. Speaker Agency, Özgür Demirtaş gibi çok ünlü konuşmacıları var. Bir konuşmacı ajansı olarak konuşmacıları bir yere gönderiyorlar ve iş ayarlıyorlar. Biz sosyal medyada bunu kullanmak istedik. Konuşmacıların konuşmalarını yapay zekâya tek tek okuttuk ve çıkan görselleri ekrana verdik. Bu mükemmel bir etkileşim yarattı ve sayfamıza etkileşim geldi. Bizim amacımız buydu ve bunu yapay zekâyla elde ettik. Biz bunu düşünebildiğimiz için yaptık. Bir seri düşündük ve yapay zekâyı yönlendirdik.

Aslında bunu düşünmek zor olan kısım, yapay zekâ ise işi kolaylaştıran şey. Yapay zekâ hayal gücünü kullanmana yardımcı olan bir araç sadece. En çok merak ettiğimiz soruları yapay zekâ bizim için cevapladı. Cevaplar dakikalar içinde elimizdeydi.

Yapay zekâ: ChatGPT reklam sektörüne dair sorularımızı yanıtladı

Yapay zekâyı reklam sektörünün hangi alanlarında kullanabiliriz?

Yapay zekâ reklam sektöründe şu alanlarda kullanılabilir:

1. Hedef kitleye ulaşmak: Yapay zekâ, reklam verenlerin hedef kitleye ulaşmalarını kolaylaştırır ve reklamların etkililiğini artırır.

2. İçerik oluşturma: Yapay zekâ, reklam verenlerin hedef kitlenin ihtiyaçlarına yönelik özel içerikler oluşturmalarına yardımcı olabilir.

3. Reklam tasarımı: Yapay zekâ, reklam tasarımında yardımcı olabilir ve reklamların daha etkili olma ihtimalini artırabilir.

4. Reklam yayıncıları için hedefleme: Yapay zekâ, reklam yayıncılarının ziyaretçilerinin ne tür reklamları tercih ettiğini öğrenmeyi amaçlar ve bu bilgi doğrultusunda reklamları hedefler.

5. Analitikler ve raporlar: Yapay zekâ, reklam kampanyalarının performansını izleyen ve raporlayan analitikler ve raporlar oluşturabilir.

6. Özel teklifler: Yapay zekâ, müşterilere özel teklifler oluşturmayı amaçlayarak, reklam verenlerin satışlarını artırmalarına yardımcı olabilir.

“Yapay zekâ, bazı alanlarda insanların işlerini değiştirme potansiyeline sahip olabilir”

Yapay zekâ “yaratıcı endüstriyi” tamamen ele geçirip, insanların işlerini ellerinden alabilir mi?

Yapay zekâ, “yaratıcı endüstri” gibi bazı alanlarda insanların işlerini değiştirme potansiyeline sahip olabilir. Ancak, yapay zekâ teknolojisi hala insanlardan daha az yaratıcı ve esnek olmaya devam ediyor. Bu nedenle, yapay zekâ, insanların işlerini tamamen ellerinden alamayacak ve onların yaratıcılığına ihtiyaç duyacaktır. Bunun yanı sıra, yapay zekâ teknolojisi hala gelişmekte ve geliştirilmeye devam edecektir. Bu nedenle, yapay zekâ, insanların işlerini tamamen ellerinden alma olasılığı da gelecekte düşebilir.

Peki grafik tasarım veya illüstrasyon gibi kreatif alanlarda yapay zekâ nasıl rol alabilir?

Yapay zekâ, grafik tasarım ve illüstrasyon alanlarında çeşitli şekillerde kullanılabilir. Örneğin, yapay zekâ programları kullanılarak otomatik olarak görsel tasarımlar oluşturulabilir, illüstrasyonlar yaratılabilir ve mevcut görsellerin üzerine yeni öğeler eklenebilir. Ayrıca, yapay zekâ programları kullanılarak, mevcut görsellerin çeşitli değişiklikler yapılarak yeniden üretilebilir veya görseller arasındaki benzerlikler tespit edilerek, yeni görseller oluşturulabilir.

Yapay zekâ ayrıca, grafik tasarım ve illüstrasyon süreçlerini otomatikleştirmeye yardımcı olabilir. Örneğin, bir kullanıcının belirlediği bir stil veya tasarım özelliklerine uygun olarak, yapay zekâ programı otomatik olarak görsel tasarımlar oluşturabilir. Ayrıca, yapay zekâ programları, görsellerin üzerinde çalışılması gereken bölgeleri otomatik olarak tespit ederek, kullanıcının daha hızlı ve verimli çalışmasına yardımcı olabilir.

Ancak, yapay zekâ programlarının kullanımı, grafik tasarım ve illüstrasyon alanlarında tamamen otomatik hale getirilemez. Bu alanlarda, yaratıcılık ve estetik anlayışın önemli bir rolü vardır ve yapay zekâ programları bu konularda insanlardan daha az yeteneklidir. Bu nedenle, yapay zekâ programlarının kullanımı, grafik tasarım ve illüstrasyon alanlarında insanların yaratıcılığını ve yeteneklerini tamamlamaya yardımcı olabilir, ancak onların yerini tamamen alamaz.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kategori: Söyleşi, Teknoloji

E-Bülten Kaydı

Gelişmelerden haberdar olun.

Yorum Yazın