Dünya Zik Çiziyorsa, Siz Zak Çizin

Yayın Tarihi: 21 Kasım 2023
Toplam Okunma: 183
Okuma süresi: 3,2 dakika

Ömer Al, Aybüke Varyemez, Nuray Seday Sivri, Furkan Atay, Nesrin Ağaoğlu

Reklamcılığın babası olarak bilinen John Hegarty, Bartle Bogle Hegarty ajansının kurucusu. 50 yılı aşkın süredir reklamcılık sektöründe kariyere sahip olan Sir Hegarty, her zaman farklı olmak gerektiğine sıklıkla vurgu yapan birisi.

Biz onlara siyah kotun piyasaya çıktığını anlatmalıydık

Hegarty, kurduğu ajansın ilk müşterilerinden birisi olan Levi Strauss’a yeni çıkacak olan siyah denim pantolon için bir poster hazırlıyor, koyunlardan oluşan bu afişte bir şey eksik tabii ki, siyah denim pantolon. Afişte, siyah kot pantolon görmeyi umut eden Strauss bu fikre ilk başta ısınamıyor. Hegarty “Herkes kot pantolonun ne olduğunu bilir, biz onlara siyah kotun piyasaya çıktığını anlatmalıydık.” diyerek, poster tasarımında siyah kotu ne tür insanların giyeceğini vurgulamak için tasarladıklarını açıklıyor.

Müşteri en sonunda kabullenip posteri çıkartıyor. “Yaratıcılık: Kuralları Boşverin” kitabında bu kampanyaya değinen Hegarty, bu siyah koyunun hem kimlikleri hem de felsefeleri haline geldiğinden bahsediyor.

Bu reklam o kadar başarılı oluyor ki Levi’s, John Hegarty’e normal boyutlarda siyah bir koyun heykeli hediye ediyor. Hatta bu siyah koyun Bartle Bogle Hegarty ajansının logosu olarak kullanılıyor.

“Her düşüncemle aynı fikirde olmayın” ve “Beş dakika sonrasını bile düşünmeyin” diyen John Hegarty, reklamcılık sektöründe yer edinmek isteyen herkesin mutlaka fikir sahibi olması gereken bir isim olarak karşımıza çıkıyor.

Sansür sayesinde ikonikleşen beyaz boxer

1985’in Hediyeleşme Günü’nde İngiltere halkı ünlü model Nick Kamen’in çamaşırhaneye girip, melon şapkalı, takım elbiseli bir grup kadının önünde boxerına kadar soyunmasını ve Levi’s 501 kot pantolonu çamaşır makinesine atmasını izledi.

BBH’den John Hegarty ve Barbara Noakes tarafından tasarlanan reklam, kot pantolonun Avrupa’daki popülaritesini hızla artırdı ve reklamcılık tarihindeki yerini sağlamlaştırdı.

Reklamda 1968’de piyasaya sürülen Billboard Hot 100 ve R&B Singles listelerinde 1 numaraya yükselen Motown Records’ın “I Heard it Through the Grapevine” şarkısı kullanıldı. Şarkı bir Sedan aracın hızla uzaklaşıp Nick Kamen’in çamaşırhanenin kapısını açmasıyla başladı. Tanıdık ritim, reklamın, televizyon reklamları arasında zirveye çıkmasına oldukça yardımcı oldu. Reklamdaki Bobby çoraplı ve kedigözü gözlüklü kızların tarzı 1950’lerin sonu ve 1960’ların başındaki Amerika kasabalarını yansıtıyor. Nick Kamen’ın bir tişört ve 501 model kot pantolon giymesi ve çamaşırhanede sadece boxerla kalması, Nick’in estetik görünümü ve atletik yapısını öne çıkararak hayranlarına aynı şekilde giyinmeleri için ilham vermişti. Reklamdan sonra satışlar fırladı. Markanın çamaşırhane reklamı üzerinden bir dizi parodi üretilmesiyle birlikte ikonik bir statüye erişti.

2014 yılında Habertürk Pazar Melik Demirel’in John Hegarty’le yaptığı röportajda sansür sebebiyle boxer ile kalması sansürlenmişti. Kendisi halâ dünyada trend olmasına ilişkin ‘’Eğlenceli bir olay. Televizyon reklamı yazdığınızda bir sansür kurulu tarafından onaylanması lazım. Terbiyeli olması gerekiyordu. Boxer şort, çözüm olarak bulundu. Sonrası malum.’’ cevabını vermişti.

 

 

Kategori: Medya, Reklam

E-Bülten Kaydı

Gelişmelerden haberdar olun.

Yorum Yazın